14 Aralık 2011 Çarşamba

Yağmur'dan Nameler

Bu aralar dilime dolanan bazı şarkılar var..
Baktılarki ben garip garip şarkılar söylüyorum
Bana çocuk şarkıları dinletmeye başladılar.
Ama bu sefer de günde 10 defa aynı şarkıları dinlemekten herkese bay geldi ..

Bigün bigün bir çocuk
Eve de gemis kimse yok
Yemiş yemiş bitimis

Kıslar kıslar gelem mı
yananızdan öpem mı
(anneannemin evinden amcamın evine giderken Fatoş ve Elif için söylenir)

Yenge yenge Kezban yenge..
(Bunuda beyhan yengeme itaf ediyorum)

Dan dini dan dini dastana danalar gimiş bostana
Kov Bostancı yemesin lahanayı

Kutu kutu pense
Elmamı yeyse
Arkadasım yamur akasını dönse

Ya satarım ba satarım ...

Bide bı tekerleme var
Penbe penbe gönün sende!

11 Aralık 2011 Pazar

Tuvalette Son Durum

Artık tuvalet işini çözmüş durumdayız :)

Bir devir kapanır...

26.Kasım.2011 benim kısa hayatımda bir dönüm noktası oldu.

Diş doktoru muayenesinde doktor teyze bana artık emziği bırakmamı yoksa dişlerimin çok çirkin olacağını söledi.

Annem klasik , kendi paçasını kurtarmak için "Aralıkta bir hafta izinli olacağım o hafta hallederim bu işi" diye bir plan yaptı. (ne kadar geç o kadar iyi mantığında)

Arabada giderken doktor teyzeyle yaptığımız görüşmeyi değerlendirirken sanırım sesli düşünmüşüm.. Doktor teyze dedi ki emzik yok... Büyüdüm ben... Annemle babam aynadan birbirlerine baktılar.... o anda hain bir plan yaptıklarını anladım....

5 dk sonra emzik istediğimde, annem yüzüme baka baka yalan söyledi "Doktor teyze emziği aldı ya..." ben sayıkladıkça annem aynı yalanı söyledi.. en son yorgun düşüp uyudum....
İlk birkaç gün çok zor oldu , uykusuz geceler... stresss
Şimdi biraz daha iyiyim....
Ama uyku düzeni kalmadı.. öğlen uykuları azaldı. Sabahlar artık daha erken uyanıyorum.....
Bir de yeni bir tik başladı, elim azıma gidiyor sürekli....
Annem pişman galiba ... Ama artık benim için bir devir kapandı...
İnsanlık için küçük, benim için büyük bir adım!!!

Yağmursal Dialoglar

Bir gün ikea da
Yakup-Zeynep bu nasıl ?
Zeynep -yakup git yaaaa olmaz bu
Yağmur- Anne , baba neyeye gidiyo.

Bir gün arabada uyku öncesi gerginliği başlarrr....
Yağmur- Emjik Emjik Emjik
Zeynep-Al al al
Yağmur- Hımmmmm emjik beni öşlemiş.

Bir gün anneannemin evinde....
Kapı çalar
Anneanne-Kim geldi acabaaaa
Yağmur-Belki büyük dede gemiştir. Bize üsüm getirmiştir.Yıkayıp tabaka koymuştur.

8 Aralık 2011 Perşembe

2 Yaş sendromu ve İnat

İki yaş sendormunun bir çocuğu nasıl bir hale getirdiğini anneme ve Aydın amcaya kanıtladım.

Çok güzel eğlenceli bir kahvaltı ardından artık Aydın amca Zeynep abla Barışla evlerine gitmek için hazırlanıyorlardı.

Tam o sırada ilgiyi üstüme çekmek için içeriden kırmızı battaniyemi getirdim ve beni sallamalarını istedim. Aydın amca hayatının hatasını yaptığının farkında olmadan "tabi tabi "dedi.

Bir iki salladıktan sonra bitti dediler.. bana bitti... haaa.. Bittiğine ancak ben karar veririm !!!Bastım yaygarayı. Öle sadece bağırmak değil ama, el kol kafa her yer oynuyor. Aydın amcanın gözünde korku ve şaşkınlığı gördüm, tabi alışık değil benim kriz anlarıma.....

Sonra uykumun geldiğine düşünüp ve beni odamda uyuyana kadar sallamaya karar verdiler. Bu sırada annem eli yorulduğu için bir elini boşa çıkarmak isterken battaniye elinden kaydı ve benim başım yer vurdu.. Bir kriz daha !!!!!!

Bu seremoni yaklaşık 1 saat sürdü. Uyanmayım diye yatağın içine beni bir bırakışları var sanki nükleer bombayim .....

Tabi böyle bir uyku seremonisi ardından uyanmam da çok jan janlı oldu ; gene yaygara ile...

Hayırlısı, bir sendrom biter bir başkası başlar.....
O gün sinirden foto çekmek kimsenin aklına gelmedi ama, başka bir kriz anından bir foto:
Bu eşek neden gitmiyorrrrrr!!!

31 Ekim 2011 Pazartesi

2. Yaş

Takvim doğum günüm bugün ama geçen hafta sonu doğum günümü kutladık....
Partiden notlar:
*Bu seneki süslemeler az ama daha başarılıydı. Babamın bu sene de Eminönüne gitme girişimi oldu ama annem engelledi.
*Kelebek şeklinde bir pastam vardı!!!!! parti teması da kelebek & böcekti ..
*Annem hayatında ilk defa mayalı poğaça yaptı ve güzel oldu!!!!! Sanırım benimle birlikte annem de hayat çıtalarından birini atladı....
*Parti günü öğlen uykusu uyumayıp annemi çıldırttım....
*Misafirlerden Burçe’nin ilk doğum günü partisiydi, pek bi şaşırdı her şeyi inceledi.
*Annem babam biraz şaşkın oldukları için pek fotoğraf çekmemişler.... Gecenin sonunda Zeynep abla uyardı da fotoğraf çekildik....
1-2 yaş arasından notlar
*daha stabil yürümeye başladım
*Tuvalet işini halledemedik ama çalışmalara devam!
*Yemek işi biraz daha düzeldi.
*Henüz sevmediğim bir meyve bulamadılar Tropikal meyveler dahil.
*Arkadaşlarla oynarken biraz haşin davranıyorum
*Çene, konuşma yerinde....
*İnat var biraz ama inşallah geçecek.
*Ağlayarak yaptıramayacağım hiç bir şey yok.

Biraz da fotoooooo



26 Eylül 2011 Pazartesi

Tuvalet Eğitimi

Yaklaşık 1 aydır tuvalet eğitimi ile kafayı bozdu benimkiler....
Böle rahattık halbuki...Siz istediniz. Çekin bakalım nazımı..
Tuvalete mi gidiyoruz ? kurallarım :
1.evde kim var kim yoksa banyoya gelececek
2.benim gösterdiğim yerlere çömelecek
3.Şıır sesini duyunca alkış yapılacak,sevinilecek
bakalım ne kadar dayanacaklar :)

Bu seromoniyi yarım saatte bir yapınca bazen annemin kullaklarından ateş çıkacak gibi oluyor.Tabi tuvalete gitmeye ikna etmeleri de gerekiyor.Öle her gidelim dediklerinde olmazzzz.Çoğunlukla bağıra çağıra oluyo bu işler.

Ama dün akşam 5 başarısız tuvalet denemesinden sonra, kendim pantolonu indirip "çiş yapcam" diyip tuvalete gitmek isteyince annemle babamın suratını görmeliydiniz.
Annem bir an yaptım zannetti.. Hemen başladı söylenmeye. Babam yok yok tuvalete gitmek istiyor diyince beni kaptığı gibi tuvalete götürdü.

Tabi ki bu davranışım ödülsüz kalmadı :) Başarım bir külah dondurma ile taçlandırıldı...

Umarım devamı gelir.. yani umarım ödüllerin devamı gelir :)

Kelimeden Cümleye

Tembel annem vakit ayırıp yazı yazmadığı için 1 kelimeden 2 kelimeye ne zaman geçtim hatırlamıyorum.Ama İlk 2 kelimeli cümllerimim "Baba geldi","Anne gitti" gibi şeylerdi..
Kısa bir süre sonra da 3 kelimeliler başladı.
Hatta hiç unutmam ilk cümlem tavandaki lambayı işaret edip "Orda lamba var" oldu.
Birkaç gün sonra da annemle bardakları makinadan boşaltırken işten kaytarmak için baya uzun bir cümle söledim.
"Burda bir sürü bardak var" . Tabi dumur olan annem ve babam beni azat etti.
Bu aralarda soru cümlelerine başladım
"Napıyon?" "Bunu alıyımı?" gibi şeyler (soru sorarkende kaşlar çatılıp kafa öne arkaya sallanıyor, cevap evet olsun diye yönlendirme yapıyorum :))
Annem konuşmamla dalga geçiyor, şarkı söyler gibi konuşuyomuşum....
son heceler hep uzuyo....

İşte böle çene bir açıldıki hiç kapanmayacak gibi :)

13 Ağustos 2011 Cumartesi

Yağmurdan seçmeler

Konuşma işini hayli ilerlettim...
bakın bunlarda kelime hazinemden bazı seçmeler :
Munu =Bun ne ?
İstamil=İsmail dayım
Elf=Elif ablam
Zelep=canım annecim Zeynep
Opotüs=Otobüs
Kaysi=Kayısı
Epek=Ekmek

26 Temmuz 2011 Salı

Yaz Halleri

Temmuz başında marmaris & fethiye tatili yaptık.
Tatilden notlar:
*Bütün tatil sadece kavun ,kayısı ve patates kızartması yedim.
*İlk defa dondurma yedim!!!
*Mayo izim oldu.Ama allahtan üstsüz dolaştığım için sadece az bir bölgede iz var.
*Genel olarak anne ve babamı üzmedim. (annemin yemek sırasındaki kırizlerini saymazsak)
*Mini diskolarda ,fethiyenin bilumum barlarında dans ettim.
*Anneannemden kalan bir alışkanlıkla yemek sırasında yan masalardaki ablalardan, abilerden her lokma için alkış kopardım. Ama yabancı abi ve ablalar tepki vermeyince biraz sinir oldum.
*Tatilde çenem fena düştü!! iki kelimeli cümleler kurmaya başladım.
*Deli divane gezmeyi seven annemin tüm tatil alışkanlıklarını değiştirdim. annemin yeni tercihi otel tatili !!!
*Annemle babam benin kaydırıyorla ayağına su kaydıraklarından inmediler... Ben de bilimum pozisyonda kaydım.

Seçmece birkaç foto....

10 Haziran 2011 Cuma

Geri Döndüm!!




Blogspot lara erişim engellenince blogum ile arama uzun süreli bir ayrılık girdi...
Sonrada bir türlü vakit bulamadık..
Hızlı bir özetle geri dönüyorum...
1,5 yaşımız biraz geçtim... Ama şimdiden 2 yaş sendromuna girdim...
neler yapabiliyorum..
Cümle yok ama kelimeler var.
Anne dedim nihayet..
Merdiven çıkabiliyorum, biraz yardımla ine de biliyorum...
çiş diyorum ama yaptıktan sonra :)
Hala pek oyuncaklarla oynamayı sevmiyorum.. onun yerine büyüklerimi şaklaban yapmayı tercih ediyorum...

Kelime Sölüğümden bir kaç seçmece
Lel : Gel
Otu: Otur
Bıcıbıcı: Deniz,Havuz, Yıkanma fiiili
Lay lay lay: Salıncak
Kay kay: kaydırak
pila : Pilav

Birkaç da resim ekliyim ..

27 Şubat 2011 Pazar

Kış başka nasıl geçer ?

Gene zor bir haftasonuydu...
Hava soğuk; eve tıkıldık kaldık!
Ama babam yaptı gene yapacağını ve bütün hafta sonunu kurtaran yaratıcı bir oyun buldu!
Şişme yatakta zıplama oyunu!!
Oyuna başlarken annem de babam da biraz endişeliydiler. Bari bunun sonu kötü bitmese diyen gözlerle bakıyorlardı....
Ama neyseki sağ sağlim bitdik oyunu; attık enerjimiz :)


22 Şubat 2011 Salı

Evde Kaydırak

Geçen akşam çok mızırdanınca babam beni oyalayacak yaratıcı bir oyun buldu.
Biz parka gidemiyorsak, park bize gelir :)
Evde kaydırak nasıl yapılır:
Uzun bir tahta bulunur. Mümkünse pürüzsüz olmalı(biz yemek masasının yanındaki bankın tahtasını kullandık).
Güvenli bir yere dayanır.
Hızlı düşüşlere karşı önlem almak için etrafa yumuşak yastıklar konur.

Hızlı ve başarılı bir kayış için yapılması gerekenler :
Kalın bir eşortman altı giyilir.
Sürtünmeyi azaltan bir kumatan olması tercih sebebidir.
Çoraplar çıkartılır (tırmanırken kaymamak için)
eee tabiki bendeki gibi biraz cesaret!!!!

Yaklaşık yarım saat bir yukarı bir aşağı kayıp durdum. Tırmanma konusunda kendimi aştım diyebiliriz!!
Ama her güzel hikayenin bir sonu vardır.. Kayıp yanağımı tahtaya sürtünce kaydırak atraksiyonu süresiz olarak yasaklandı...
ufffffff!!!












Yağmurlu bir günde boğaz keyfi

Boğaz her zaman güzel ama yağmurlu ayrı bi güzel...
Yalnış anlamayın araba hareket etmiyor, yoksa direksiyonda ne işim var.
Karşımda boğaz, yanımda suyum & çayım keyfime diyecek yok !!!

16 Ocak 2011 Pazar

Yemek ve uyku saatlerinin düzenlenmesi ile ilgili yapılan toplantı


Sirke gittik

Geçen haftasonu Dora ile birlikte sirke gittik..
Biraz şanssız başlayan akşam sonradan unutulmaz bir akşama dönüştü.
Meğer biletlerimiz yalnış kesilmiş.. salonun dolmasını bekledik,boş bir yere oturacaktık.Sonra önlerden güzel bir yer bulduk.
İlk giriş biraz ürkücüydü kabul ediyorum, yüksek ses.. karanlık.. haydaaaaa nerden geldik buaraya olduk... ama sonra alıştık.
Dora ile hayatımızın performasınız gösterip, iki saat boyunca sakin sakin sabit bir yerde durabildik...
Ben bir ara özgürlüğümü ilan edip koltuklararasında dolaştım ama olacak o kadar...
İşte unutulmaz akşamdan fotolar...
Not :Ben azım açık gösteriyi seyrederken annem de boş durmadı ..
Azımın açık olmasından faydalanıp bir muz bir parça tostu çaktırmadan kakaladı...








4 Ocak 2011 Salı

İstek üzerine yeni fotolar

Halamın isteği üzerine yeni fotolarımı ekliyoruz, hikayaleri yakında geliyor...
Dönüşüm muhteşem olacak...